yine saçlarının rüzgarla buluştuğu bir yer ve çığlıklarının martı seslerine karıştığı bir yerde karşılaşacağız. ilk gün oldugu gibi..
Uzun uzun bakacaksın yüzüme ansızın gözünde canlanacak mazi bir simitçinin uzuuuuunca bağırmasında.
ve belki o sıcak simidin kırıntılarında hatırlayacaksın;
sana ilk "seni seviyorum" dediğimi ve gün boyunca çınlayacak kulaklarında.
Ansızın doluverecek gözlerin ve birgün o yerde mutluluk adına döktüğün gözyaşların süzülecek yanaklarına ama yaşları silen
bir BEN
olmayacak yanında..
el ele oturduğumuz bank a oturdugunda bir çiçekçi çocuk gelecek yanına.
için burkulacak çocuga baktıkça.
Hatırlayacaksın; sana aldığım ilkgülü o çocuk satmıştı.
uzun uzun bakacaksın çocugun gözlerine belki bir gül koklamak isteyeceksin ama uzanan elin boş kalınca anlayacaksın
sana o gülü alacak bir BEN olmayacak yanında..
ilk gün gibi bir sağnak yağmur başlayacak belki ve iliklerine kadar ıslanmak isteyeceksin
ve yağmura haykırmak Seviyorum! demek isteyeceksin
ama tüm söylediklerin yağmurla sele karışıp aktığı zaman anlayacaksın
sevgine karşılık veren yağmura inat bir BEN olmayacak yanında..
yine karşılaşacağız aynı yerde. ilk buluştuğumuz ve son terkedildiğim yerde.
sen herzamanki gibi bir ben göreceksin seni hep SEVEN
ama ben ilkkez bir 'SEN' görmeyeceğim..
İlk kez bir ben göreceğim seni SEVMEDEN seni GÖRMEDEN yanından geçip gidebilen..